Birleşmiş Milletler (BM), küresel kamu borcunun 97 trilyon dolara ulaşarak rekor kırdığına dikkat çekerek, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki kalkınmayı tehdit eden bu “endişe verici artışa” karşı uluslararası finans sisteminde acil reform çağrısında bulundu.
BM’nin “Bir Dünya Borç 2024: Küresel Refahın Üzerinde Artan Bir Yük” başlıklı raporuna göre, küresel kamu borcu 2023’te bir önceki yıla göre 5,6 trilyon dolar artarak 97 trilyon dolara yükseldi. Gelişmekte olan ülkelerdeki kamu borcunun gelişmiş ülkelere kıyasla iki kat daha hızlı arttığı belirtildi. Özellikle Afrika’da, borcun Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya (GSYH) oranının yüzde 60’ın üzerinde olduğu ülke sayısının 2013-2023 döneminde 6’dan 27’ye çıktığı vurgulandı.
Gelişmekte olan ülkelerde kamu borcu, 2023’te keskin bir artışla 29 trilyon dolara ulaştı. Bu borcun yüzde 75’inden fazlasının Asya ve Okyanusya ülkelerinden, yüzde 17’sinin Latin Amerika ve Karayipler’den ve yüzde 7’sinin Afrika’dan kaynaklandığı ifade edildi. Artan faiz oranları, borcun geri ödenmesini tüm dünyada daha maliyetli hale getirirken, bu durum gelişmekte olan ülkeleri orantısız bir şekilde olumsuz etkiledi.
Faiz Ödemelerindeki Artış
Gelişmekte olan ülkeler 2023’te net 847 milyar dolar faiz ödemesi gerçekleştirdi. Bu tutarın, 2021’e kıyasla yüzde 26 artış gösterdiği belirtildi. Bu ülkeler, ABD’den 2 ila 4 kat, Almanya’dan ise 6 ila 12 kat daha yüksek oranlarla uluslararası borçlanma yapmak zorunda kaldı. Borçlanma maliyetlerindeki hızlı artış, bu ülkelerin bütçelerini sınırlandırdı. Neredeyse yarısı Afrika’da olmak üzere 54 gelişmekte olan ülke, kamu fonlarının en az yüzde 10’unu borç faiz ödemeleri için ayırmak durumunda kaldı.
Yüksek faiz ödemeleri, sağlık, eğitim ve iklim eylemi gibi temel kamu harcamalarının büyümesini geride bıraktı. Yaklaşık 3,3 milyar insanın yaşadığı gelişmekte olan ülkelerde, her üç ülkeden biri insani kalkınma için kritik öneme sahip bu alanlara harcadığından daha fazlasını faiz ödemeleri için kullanmak zorunda kaldı.
Uluslararası Finans Sisteminde Reform İhtiyacı
BM, küresel finansal sistemin 21. yüzyılın ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda olmadığını ve bu durumun sürdürülebilir kalkınma için önemli bir zorluk oluşturduğunu belirtti. Sürdürülebilir kalkınmayı hızlandırmak için yüksek borç maliyeti ve artan borç sıkıntısı riskleriyle mücadele edilmesi, kalkınma için uygun maliyetli uzun vadeli finansmanın büyük ölçüde artırılması ve ihtiyaç sahibi ülkeler için acil durum finansmanının genişletilmesine odaklanılması gerektiğini vurgulayan BM, uluslararası finansal sistemin değişmesi çağrısında bulundu.
Gelişmekte olan ülkelerin borçlarını ödemek veya halklarına hizmet etmek arasında seçim yapmaya zorlanmaması gerektiğini belirten BM, insanlar ve gezegen için müreffeh bir gelecek sağlamak adına bu değişimin şart olduğunu ifade etti.