TCMB Başkan Yardımcısı Erkan Kilimci bugün bir haber ajansına bazı açıklamalarda bulundu. Kilimci, Merkezin ileriki günlerde reel sektörün kur riskinin yönetilmesi amacıyla devreye sokacağını belirtirken konuya ilişkin bazı açıklamalarda bulundu.
Kilimci, ‘Döviz kuru riski koruması sağlayacak Türk Lirası uzlaşmalı vadeli döviz işlemlerine başlamayı planlıyoruz.’ dedi.
Yabancı para cinsinden borçlanma dinamiklerinin, kur riskinden korunma mekanizmasının ve risklerin daha iyi anlaşılmasının fiyat istikrarı ve finansal istikrar açısından önem taşıdığını vurgulayan Kilimci, bu amaçla Finansal İstikrar Komitesi’nin koordinasyonunda bankanın çalışmalarına devam ettiğini söyledi.
TCMB olarak, reel sektörün kur riskine yönelik sağlıklı bir takip ve analiz mekanizmasının kurulması için ‘Sistemik Risk Veri Takip Modeli’ni geliştirdiklerini anlatan Kilimci, bu sürecin ilk aşaması olarak firma bazında yabancı para pozisyonun, nakit akımının ve türev ürün kullanımının izlenebilmesi amacıyla kapsamlı bir veri seti oluşturduklarını bildirdi.
Kilimci, ‘Halen görüşülmekte olan kanun tasarısıyla reel sektör firmalarından bilgi ve veri toplanması sürecinin etkinliğinin artırılmasını hedefliyoruz. Bu çalışmalar, kur riskinin yönetilmesinde daha etkin bir mevzuat çerçevesinin oluşmasına katkı sağlayacaktır.’ diye konuştu.
Etkin kur riski yönetiminin finansal istikrar ve fiyat istikrarı açısından önemli olduğunun altını çizen Kilimci, şöyle devam etti:
‘Finansal istikrar açısından firmaların olası piyasa dalgalanmalarından olumsuz etkilenmemeleri önem taşıyor. Risklerini etkin ve yeterli şekilde yöneten reel sektör firmaları, kısa vadeli piyasa dalgalanmalarına karşı daha dayanıklı olmakta ve faaliyet konularındaki kararlarını orta ve uzun vadeye odaklanarak yönetebilmektedir.’
Kilimci, diğer taraftan kurdaki keskin hareketlerin enflasyon beklentilerini ve fiyatlama davranışlarını bozabildiğini ifade etti.
Bu durumun fiyat istikrarı özelinde önemli bir risk unsuru oluşturduğunu ve para politikasının etkinliğini azalttığını anlatan Kilimci, ‘Dolayısıyla reel sektörün döviz kuru riskini etkin yönetmesi piyasa dengesinin korunmasına ve bu kanalla fiyatlama davranışlarına olumsuz etkilerinin sınırlandırılmasına katkı sağlayacaktır.’ değerlendirmesinde bulundu.
Merkez Bankasının bu çerçevede yürüttüğü çalışmaların mevzuat kapsamında düzenlemeler için bazı gelişme alanlarına işaret ettiğini belirten Kilimci, firmaların etkin risk yönetimine teşvik edilmesinin ve buna uygun finansal ürünlerin ve piyasaların geliştirilmesine katkı sağlanmasının önem arz ettiğini vurguladı.
Kilimci, şunları kaydetti:
‘Merkez Bankası olarak bu kapsamda önümüzdeki günlerde yeni bir ürünü uygulamaya koyarak katkı vermeyi hedefliyoruz. Döviz kuru riski koruması sağlayacak Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz işlemlerine başlamayı planlıyoruz. Vadeli döviz sözleşmeleri, döviz kuru riski yönetiminde en çok kullanılan ürünler arasında yer alıyor. Buna göre, işlemlerde vadeli olarak belirlenen döviz kuru ile vade tarihindeki döviz kuru arasındaki fark, Türk lirası olarak el değiştirecek. Bu şekilde, reel sektörün kur riski yönetimine katkı sağlarken, ürünün yapısı gereği Merkez Bankası rezervleri de etkilenmeyecek. Bu işlemlerin ihale yoluyla döviz piyasası üyesi bankalar üzerinden gerçekleştirilmesi söz konusu olacak.’
Kilimci, Merkez Bankası olarak vadeli döviz piyasalarına derinlik sağlamayı hedeflediklerine işaret ederek, vadeli işlemler piyasalarına bu yolla verecekleri katkıyla kurumsal firmalar için risk yönetiminde daha gelişmiş bir çerçeve ortaya çıkacağını bildirdi.
Bankaların, Merkez Bankası ile işlem yapabilmelerinin işlem maliyetlerini düşürücü etkide bulunacağını belirten Kilimci, ‘Reel sektörün kur riski yönetiminde basit, etkili ve derinlikli bir finansal ürüne erişimini desteklemiş olacağız.’ ifadelerini kullandı.
Kaynak: Dünya.com